Sabih Tansal'ın Bölüm Hatıraları

Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nün geçmişi ile ilgili notlar:
 
Ben 1954 yılında Saint Benoit’dan gelerek birinci sınıfa (freshman) başladım. O zaman mühendislik şimdi kayıt işlerinin olduğu binadaydı. İlk mühendislik dersini 4. dönemde aldık. Diğer bölümlerden aldığımız fizik, kimya, matematik gibi derslerle Dean Butterfield’den de teknik resim dersi aldığımızı hatırlıyorum. 
 
Sabih TansalBölüm’ün kendi hoca sayısı çok azdı. Devre derslerini ve doğru akım makinaları derslerini Prof. Henri Moreau fransız aksanı ile, enerji taşıma, dağıtım ve aydınlatma derslerini, Prof. Nedim Bilgen, elektrik makineleri laboratuarını da Kemal Halıcı asistan olarak verirdi.  Alternatif akım makineleri dersi için 1957 yılı birinci döneminde Dr. Lytle isminde bir amerikalı hoca gelmişti ama o devirdeki yokluklara dayanamadı, çocuğuna süt tozu ve başka bazı malzemeleri bulamayınca dönem sonu gitti yerine İTÜ’den Prof. Haldun Gürmen geldi. 
 
Henri Moreau’nun ilginç bir sınav sistemi vardı. Her ders bir quiz olmak üzere 13 quiz yapardı en düşük üç tanesini atardı. Cevap doğruysa tam not, yanlış ise, kullandığınız yol doğru bile olsa ve hatta basit bir hesap hatası yapmışsanız bile sıfır alırdınız. Elektrik mühendisliği hata kaldırmaz, elektrik mühendisliğinde  “safety factor  yoktur” derdi. Hep “This is not like civil engineering, where after you calculate everything, you multiply them by five to be on the safe side” derdi. 
 
 
Sabih TansalHaldun Bey fransız ekolünden geldiği için ingilizcesi biraz yavaştı ama israrla hiç bir zaman türkçe anlatmazdı, zil çalıp ders bitince, on dakika içinde önemli noktaları türkçe tekrarlardı. Haldun Bey çok zarif ve kibar bir insandı, öğrenciler dahil kimseye “SEN” dediğini duymadım, hep “SİZ” diye hitap ederdi. Hatta aramızda Haldun Hoca “SEN” (Seine) nehrine bile “SİZ nehri” diyor diye şakalaşırdık. O zamanlar bir Citroen otomobili vardı, şehre inerken bizi de alsın diye yolunu gözlerdik, o da nur içinde yatsın hep alırdı. 
 
Nedim Hoca aynı zamanda  jeoloji dalında uzmandı ve petrol firmalarına danışmanlık yapardı. Son model bir Chevrolet otomobili vardı ve bizi gezilere götürmesi için gözünün içine bakardık o da bizi kırmazdı. Çok babacan bir insandı, kendisine “Nedim Baba” derdik.  Bizim zamanımızda elektrik mühendisliği en az ilgi gören daldı, bizim bölüm 7 kişi iken inşaat ve makine bölümleri yanılmıyorsam 25er civarında idiler. 
Prof. Necmi Tanyolaç son senemizde geldi ama ondan ders alamadım. Bölüm programına ilk kontrol dersi “Servomechanisms” adı ile onun zamanında kondu. Kendisi asker kökenli olduğu için diğer hocalarımıza göre daha disiplin severdi.
 
 
 
Sabih Tansal